Türkiyede En Sık Görülen Doğal Afetler
|Ülkemizde En Çok Görülen Doğal Afetler, Türkiye’de En Çok Görülen Doğal Afetler, Türkiye’de Doğal Afetler, Ülkemizde Sık Sık Rastlanan Doğal Afetler
TÜRKİYE’DE EN SIK GÖRÜLEN DOĞAL AFETLER
Sel, fırtına, deprem, heyelan gibi doğa olayları can ve mal kaybına neden olarak doğal afete dönüşür. Bazı doğal afetlerin oluşmasında insanların tetikleyici rolü olmaktadır. Örneğin göç alan yerlerdeki plansız kentleşme, tarıma elverişli düzlüklerin yerleşme ve sanayi alanlarına dönüştürülmesi ve ekolojik dengenin bozulması gibi.
Afetlerin sınıflandırılması
Ülkemizde en çok görülen doğal afetler:
1)- DEPREM
Türkiye Alp-Himalaya Deprem Kuşağı üzerinde yer almaktadır. Bu kuşak Cebelitarık Boğazı’ndan başlayıp Türkiye, İran, Afganistan, Pakistan, Hindistan üzerinden Endonezya adalarına kadar uzanmaktadır. Türkiye, Afrika, Avrasya ve Arap levhaları arasında yer almaktadır. Bu levhalardan özellikle Arap levhası her yıl kuzeye doğru hareket ederek Anadolu Levhasını sıkıştırmaktadır. Bu hareket Kuzey Anadolu Fay Kuşağı ve Güney Anadolu Fay kuşağını harekete geçirmektedir.
Ülkemizde üç büyük deprem kuşağı bulunmaktadır.
Kuzey Anadolu Deprem Kuşağı
Saros Körfezi’nden başlar, Marmara Denizi’nin kuzeyi, İzmit, Adapazarı, Düzce, Bolu, Merzifon, Suluova, Erbaa, Niksar, Kelkit vadisi, Erzincan, Erzurum ve Varto’yu içine alır.
Türkiye’de son 100 yıl içinde en çok ve en şiddetli depremlerin olduğu kuşak, Kuzey Anadolu deprem kuşağıdır. Bu kuşak üzerinde oluşan Erzincan (1939/1992), Van (1996), Erzurum (1983), Düzce ve Gölcük (1999) depremleri büyük hasarlara neden olmuştur. Can ve mal kaybının çok fazla olduğu bu depremler Türkiye’nin ne kadar büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olduğunun göstergesidir.
Batı Anadolu Deprem Kuşağı
Güney Marmara ile Kıyı Ege Bölümlerini içine alır. Doğu-batı yönlü bir çok fay vardır. Dinar (1995) ve Gediz depremleri, bu deprem bölgesinde oluşup, can ve mal kaybına neden olmuştur.
Doğu Anadolu Deprem Kuşağı Hatay’dan başlar Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya, Elazığ, Bitlis, Bingöl, Karlıova ve Van Gölü’ne kadar uzanır.
♦ I. Derece: (Çok Şiddetli ve Yıkıcı Depremler)
♦ II. Derece: (Şiddetli Depremler
♦ III. Derece: (Orta Şiddetli Depremler)
♦ IV. Derece: (Az Şiddetli Depremler)
♦ V. Derece: (Hafif Şiddetli Depremler)
2) SEL VE TAŞKIN
Bir yerde toprağın belli bir süre için tamamen veya kısmen sular altında kalmasıyla oluşan düzensiz su akıntılarına sel adı verilir. Sel sularının tarım alanlarına ve yerleşim merkezlerine taşmasına ise taşkın denir.
♦ Sel ve taşkınların meydana gelmesinde;
♦ kısa süreli, ani sağanak yağışların,
♦ kar erimelerinin,
♦ toprakların geçirimsiz yapıda olmasının,
♦ doğal bitki örtüsünün tahrip edilmesinin,
♦ akarsu drenaj sisteminin,
♦ yerleşim merkezlerinin dere yataklarına yakın kurulmasının,
♦ kuru dere yataklarının doldurularak yol haline getirilmesinin,
♦ dere yataklarına çöp ve moloz dökülmesinin,
♦ dere yataklarının daraltılmasının etkisi büyüktür.
Ülkemizde Karadeniz’e dökülen Bartın Çayı, Filyos Çayı, Değirmendere, Fırtına Deresi, İyidere ve Solaklı dereleri ile havzaları sel ve taşkınlara neden olabilecek coğrafi koşullara sahiptir. Edirne, İzmir, Trabzon, Hatay, Gaziantep gibi illerimiz sel ve taşkınların en fazla meydana geldiği yerlerdir.
Sel ve taşkınlardan korunmak için;
♦ akarsu havzalarında ağaçlandırma yapılmalı ve doğal bitki örtüsü korunmalı,
♦ akarsu yatağına taşkın setleri yapılmalı,
♦ dere yatakları ıslah edilmeli,
♦ akarsuyun doğal drenaj sistemi değiştirilmemeli,
♦ taşkın riski olan yerler yerleşime açılmamalı,
♦ erken uyarı sistemleri kurulmalıdır.
3) EROZYON
Erozyon, bitki örtüsünün yok edilmesi sonucu koruyucu örtüden yoksun kalan toprağın su ve rüzgarın etkisiyle aşınması ve taşınması olayıdır.
4)- KÜTLE HAREKETLERİ (HEYELAN)
Eğimli yamaçlarda toprak kütlesinin aşağıya doğru kayması, kayaların düşmesi, çamur akıntısı gibi kütle hareketlerine heyelan adı verilir. Heyelan olayları belirli dönemlerde meydana gelmekte ve her yıl can ve mal kaybına yol açmaktadır.
5)- ORMAN YANGINLARI
İklim özellikleri ve coğrafi konumu nedeniyle Türkiye orman yangınlarının çok kolay olabileceği bir ülkedir.
6)- TÜRKİYE’DE ÇIĞ SORUNU
Deprem, yol yapımı çalışmalarında dinamit kullanılması, havaların aniden ısınması, kaya yuvarlanması gibi sebeplerden dolayı yamaçlarda biriken kar örtüsünün, hızlı bir şekilde yamaç aşağı akarak vadi tabanında birikmesiyle oluşur.
Aşırı kar yağışı, eğimin fazla olması, arazinin bitki örtüsünden yoksun olması, yamaç yüzeyinin düz ve pürüzsüz olması çığ oluşumuna zemin hazırlamaktadır.
Çığ, Türkiye’de özellikle Doğu Anadolu Bölgesi’nde etkilidir. Bingöl, Bitlis, Tunceli, Erzurum, Erzincan, Muş, Van, Hakkari çığ felaketinin en fazla olduğu illerimizdir.