Etimoloji nedir?
|Etimoloji nedir,Etimoloji hakkında bilgi,Etimoloji ne demek,Etimoloji ne anlama gelir,Etimoloji tarihi,Etimoloji tarihi hakkında bilgi
Etimoloji nedir?
Etimoloji, dil kökenbilim diye türkçeleştirebileceğimiz bir bilim dalıdır. Özetle, bir dilin köklerini, dildeki sözcüklerin, deyimlerin, dilbilgisi kurallarının, vb. kökenlerini ve bunun bir gereği olarak o dilin diğer dillerle ve o dili konuşan toplulukların geçmişten bugüne diğer topluluklarla olan kültürel ilişkilerini araştırır.
ETİMOLOJİ TARİHİ
Etimoloji (Fr. etimologie, İng. etymology, Alm. etymologie), dilin söz varlığı içindeki öğeleri, kökenlerine inerek aydınlatmaya yönelen dil incelemeleri alanıdır. Bir başka tabirle köken bilgisi, bir kelimenin ya da dildeki benzer bir kullanımın gelişme sürecinin ilk ortaya çıkışından itibaren izlenmesi hangi dillerde ne şekilde yayıldığının tespit edilerek parça ya da bileşenlerinin analiz edilmesi bilimidir. Bu alandaki çalışmaların başlangıcı Eski Hint’e, Eski Yunan’a kadar uzanmakta, filoloji incelemelerinin en zor, en çok emek isteyen bu dalında, önceleri herhangi bir yöntemden uzak olarak çaba harcanmaktaydı.
En eski dil bilimcilerin yetiştiği yer olduğunu kabul ettiğimiz Eski Hint’te Sanskrit metinleri üzerinde dil bilgisi çalışmaları arasında, M.Ö.5. yüzyılda yaşamış olan Yaska’nın “Nirukta” (kökenbilimi) adlı bir yapıtının bulunduğu, bu bilginin nesnelerle adlar arasında, nesnelerin niteliklerine uyan bir ilişkinin olup olmadığı konusunu Eski Yunan’dan önce irdelediğini biliyoruz. Yaska’nın bugün “göstergenin nedensizliği” olarak nitelediğimiz, nesneyle adın ilişkisinin bulunmadığı gerçeğine daha o zaman ulaştığı da gösterilmektedir.
Eski Yunan’da etimolojiye bir düşünce ve dil bilim sorunu olarak önem verildiği ve onun “gerçeklik bilgisi” olarak nitelenmesine karşın bilimsel yöntem ve sağlam temellerden uzak olarak ele alındığını görüyoruz. Etimoloji terimi de “eytmos” [gerçek] “logos” [bilim] terimlerinden oluşmuştur. Kimi seslere birtakım anlamlar yüklemeye ya da sözcükleri sesçe yakın başka sözcüklere dayanarak açıklamaya yönelen, dolayısıyla yanlış sonuçlara varan o dönemdeki tutum, Latin dilcilerine de geçmiş, örneğin M.Ö.1. yüzyılda Varro, bu türden açıklamalarda bulunmuştur. Ona göre Mars gezegeni, savaşta erkekleri (mares) yönettiği için, terra (yer) de çiğnendiği için (teritur) adlarıyla anılıyordu.
Karşılaştırmalı dil bilim çalışmalarının gelişip düzenli incelemelere dönüşmesiyle köken bilim ciddi bilimsel temellere oturmaya başlamış, özellikle 19. yüzyıldan başlayarak birçok ülkede sağlıklı köken araştırmaları gerçekleştirilmiştir. Özellikle Macaristan, Almanya ve Avusturya gibi batı ülkelerinde anadil öğelerinin aydınlatılması ve elde edilen verilerin sözlük hazırlama çalışmalarına aktarılması için pek çok monografi (tek yazı) yayımlanmıştır.
Köken bilim çalışmalarında sözcüksel birimlerin eldeki en eski kaynaklardaki biçimlerine, bunların tarih boyunca geçirdikleri değişmelere, varsa ilişkide bulunulan diğer dillerdeki biçimlerine uzanılır ve aynı gelişmeleri gösteren benzer yapıdaki öğelerle koşutluk kurularak bunların aydınlatılmasına çalışılır. Bu konuda en yararlı gereçler de tarihsel sözcüklerde bulunmaktadır.
Karşılaştırmalı ilk etimolojik sözlük Hermann Vambéry’nin “Türk-Tatar Dillerinin Etimolojik Sözlüğü”dür. 1978 yılında yayımlanmış olan çalışmadır. Türkolojinin daha başlangıç dönemine ait bir ürün olduğu için yazarın kullanacağı çok az karşılaştırmalı çalışma vardı. Türk dilleriyle ilgili ikinci etimoloji sözlüğü Bedros Keresteciyan’ın çalışmasıdır. Keresteciyan’ın sözlüğü esas olarak Türkçedeki yabancı öğeler, daha çok da Yunanca alıntılar üzerinde durmaktadır. Bu sözlükte kimi Türkçe sözcüklerin Yunanca ya da Ermeniceye bağlanmaya çalışıldığı da görülmektedir. Yalnızca tarihsel değeri olan bu sözlük, 1971’de tıpkıbasım olarak yayımlanmıştır.
Etimoloji nedir?
Bir kelimenin nereden geldiğini veya oluş şeklini ve birçok kelimenin ortak kökünü bulma işi. Bu işle uğraşan gramer dalı filolojinin bir bölümü olup, kelimelerin manalarının köklerini mümkün olduğu kadar eskiye giderek araştırır.
On dokuzuncu yüzyıla kadar etimoloji, kelimenin aslını vermekle sınırlandırılmıştır. Daha sonra etimoloji bir kelimenin çeşitli lisanlardaki benzer diğer kelimelerle olan ilgisini de araştırmıştır. Etimoloji yoluyla, kültürlerin gelişmesini ve birbirine olan tesirini anlamak mümkündür. Fakat bu işte bir dilin iç ve dış tarihini hakkıyla bilmek gerekir. Bir dilin iç tarihi kendi içindeki gramer değişiklikleri ve gelişmesi ile ilgilidir. Dış tarihi ise diğer dillerle olan münasebeti olup, onlardan yaptığı alış-verişlerdir. Bu itibarla kelimelerde meydana gelen değişiklikleri üç grupta toplamak gerekir: 1) Her lisan diğer dillerden kelime alarak, önceden kullanılan kelimeler atılır veya kullanım sahaları daraltılır. 2) Kelimelerin şekillerinde değişiklikler meydana gelir. 3) Kelimelerin anlamları değişir.
Türkçe iç tarih bakımından pek muhafazakar bir dildir. Ancak dış tarih bakımından bunu söyleyemeyiz. Çünkü Türkçe başka dillerden pekçok kelime almış ve bunları kendi ses yapısına uydurduğu gibi, bazılarının manalarını da değiştirmiştir. Ayrıca aynı medeniyet dairesi içinde olduğu için Arapça ile Farsçayı yabancı dil kabul etmeme düşüncesinden hareketle bunlardan pekçok kelime almıştır. Bu sebeple zamanla bazı kelime ve deyimler, kullanılmaz hale gelmiş veya kullanış alanı sınırlandırılmıştır. Bu, eskiden yazılmış birçok kitabı yeni nesillere hitab edemez şekle getirmiştir. Lisanın bir takım ihtiyaçlara cevap vermesi bakımından, yavaş yavaş değişmesi normaldir. Ancak ilim dışı olarak yapılacak zorlamalar ve asılda değişiklik, toplumda bir takım huzursuzluklara sebep olur.
Sözlükte “etimoloji” ne demek?
1. Kökenbilim.
2. Bir sözcüğün kökeni.